Ağrı'dan İzmire giderken Ankara'nın Polatlı ilçesinde meydana gelen elim trafik kazasında 11 vatandaşımız hayatını kaybetti. Öncelikle vefat edenlere yüce Allah'tan rahmet, geride kalan acılı ailelerine büyük sabırlar ve yaralı yurttaşlarımıza da acil şifalar diliyorum. Hepimizin başı sağolsun.
Ne varki bu kaza sadece bir trafik kazası değildir. Bu bir şehrin ne denli sahipsiz ve çaresiz olduğunun da resmidir ayrıca.
Zira Türkiye'nin birbirine en uzak iki ili olan Ağrı-İzmir arasındaki uçak seferlerini kaldıranlar ve Ağrı-İstanbul seferlerini düşürenler bu kazaların en büyük müsebbibidirler.
Soruyorum size Balıkesir- İstanbul gibi iki yakın mesafeye bile uçak seferleri koyanlar, Ağrı-İzmir gibi birbirine en uzak iki il arasına neden uçak seferi koymazlar. Üstelik bu seferler yoğun şekilde talep gördüğü halde.
Haliyle İzmir'e uçak seferileri olmayınca Ağrı halkı için tek alternatif olarak 24 saatten daha uzun süren otobüs yolculukları kalıyor. Öte yandan İstanbul seferlerinin de sayısı azaltıldığından uçak biletleri hem daha pahalıya geliyor hem de aşırı yoğunluktan ötürü bilet bulunamıyor. Bu yüzden koca bir halk hem seçeneksizlikten hem de maddi imkansızlıklardan dolayı şehirler arası otobüs yolculuğunu tercih etmek zorunda kalıyor. Bu durum otobüs firmalarında da müthiş bir yoğunluğa sebep olduğundan şoförler tam olarak dinlenemeden uykusuz ve yorgun bir halde yola çıkmak zorunda kalıyor.
Dolayısıyla bu kaza görünüşte şoförün hatası olarak görünse de asıl sebep yukarıda saydığım durumlardan kaynaklanıyor.
Öte yandan sadece İzmir'de yaklaşık 200 bine yakın Ağrılı yaşıyor bunun yanında İzmir ve cevresinde bulunan illerden Ağrı'ya gelen binlerce devlet memuru var.
Tüm bunlar düşünüldüğünde ve aradaki bu kadar mesafe göz önüne alındığında İzmir Ağrı uçak seferlerinin kaldırılmış olmasının hangi haklı tarafı olabilir.
Bu kararı alanlar ya bunları düşünemecek kadar basiretsizler ya da bu halka bu denli eziyet çektirecek kadar düşmanlar.
Bunun başka bir açıklaması olamaz. Oturdukları yerden milyonlarca lirayla Türkiye'nin en yüksek maaşlarını alan ve bu uçak seferleri kaldıran Türk Havayollarının godemanları, Türkiye'nin en yoksul ve en uzak şehri olan Ağrı'nın gariban halkına bir uçak seferini bile çok görüyor ve koca bir halkı böylesi bir ölüm yolculuğuna mecbur bırakıyor. İşin daha kötüsü o ilin ne valisi ne milletvekili ne de sivil toplum kuruluşları bu işe dur demiyor yahut diyemiyor. Bu ilde etkili yetkili kim varsa böylesi bir utanç yeter de artar hepinize.
Bu ilin Valisi de Milletvekilleri de bu duruma sessiz kalan Sivil toplum kuruluşları da sakın ola ki taziye mesajları falan paylaşmasınlar.
Zira onlardan samimiyetsiz, içi boş, kuru sözler değil; bu halkın acılarını dindirecek ve gariban Ağrı halkına adam gibi hizmet edecek sağlam icraatler bekliyoruz.
Ve son sözüm sizedir ey başında sivil ve toplum sözleri olan ama ne sivil halkla ne de toplumla bir bağı ve alakası olmayan rant peşinde koşan kuruluşlar; ya adınıza yaraşır bir hareket göstererek bu halkın sesi olun ya da tabeladan öteye geçmeyen ve sizden başka kimseye hizmet etmeyen o gereksiz derneklerinizi kapatın. ( Not: İşini layıkıyla yapan dernekler bu sözümü üstlerine alınmasın)
Memleketini seven herkesi ve her kuruluşu bu konuya sahip çıkmaya ve Ağrı halkının sesi olmaya davet ediyorum.
Evet, Diğer illerde hızlı tren gibi bir çok milyar dolarlık yatırımlar yapılırken ve bunun yanında uçak seferleri arttırılırken nasıl oluyor da en elzem yer Ağrı olduğu halde Ağrı halkı en basit uçak hizmetinden bile mahrum bırakılıyor ve en doğal ulaşım hakkımız elimizden alınıyor?
Şimdi soruyorum hal böyleyken neden kimse itiraz etmiyor ve bu koca şehir neden bu kadar sahipsiz?
Daha ne kadar ölmemiz gerekiyor?
Evet, beyler daha ne kadar böyle umursamaz davranacaksınız bu halkın mağduriyetine kayıtsız kalmaya daha ne kadar devam edeceksiniz?
Evet, ulaşım Ağrı'nın da hakkı!
Bu yüzden Ağrı-İzmir uçak seferleri başta olmak üzere elimizden alınan bütün uçak seferleri derhal başlatılmalı ve bu rezilliğe bir son verilmeli.
Basınından sivil toplum kuruluşlarına kadar yetkili etkili kim varsa herkese açık çağrımdır.
Hep birlikte bu şehre ve insanımıza sahip çıkalım ve Ağrı'yı bu utançtan kurtarana dek hiç susmayalım.
