Ağrı Haberleri
Giriş Tarihi : 11-11-2017 18:30   Güncelleme : 11-11-2017 18:30

İnsan Nasıl Ölmez

Arşimetin ünlü lafını dillendirmek veya ölümsüzlük diye bir şey bulduğumu iddia edecek halim yok tabi burada.

İnsan Nasıl Ölmez

 

Arşimetin ünlü lafını dillendirmek veya ölümsüzlük diye bir şey bulduğumu iddia edecek halim yok tabi burada.Ama eğer insan isterse ölmez hatta ölmeyi dahi beceremez.Nasıl mı ?

Çok uzun uzadıya anlatıp da sıkmak istemiyorum.Salt bir gerçek varsa oda düşünebilmek geride bir şeyler bırakabilmek.

 

İrdelemek gerekirse, insan bedeninin fiziksel anlamda sadece kullanma hakkına sahiptir bir süreliğine.Asıl yaşayan ruh ebediyen .Fikirler ,düşünceler,yaşamışlıklar ve yaşatmışlıklar.Birinin ,birilerinin ,bir kesim veya bir toplumun iradesinde fikir ve düşüncelerinde yer edinmiş biri ölmez.Hele ki bir iz veya ‘’izm’’bırakmışsa.İz veya ‘’izm’’ bırakmaktan kastım burada yön vermek seyir değiştirmek.Teslanın bobinleri yaklaşık yüz yıldır yaşayıp deneme yanılmalar ile yeni buluşlar üretiliyorsa eğer, bu Tesla Ruhunun hala zihinlerde yaşamasıdır.Edison’un ampulleri sokaklarımızı,evlerimizi ve etrafımızda gördüğümüz bütün karanlıkları aydınlatıyorsa, bu Edisonun yaşayan ruhu ve düşünceleri sayesindedir.Edison bu şekilde ölmedi.Albert Einstain E=mc²’yi bulması ve günümüzde hala kullanılması .Ayrıca İzafiyet teorisi,zaman kişiye göre değişir vs gibi birçok teorinin sahibi Einstain fikirlerinin  hala yaşaması,o bilim insanının ölmediği kadar gerçekçi bir şey olabilir mi.

 

Bunlar sadece yüzlerce örnek arasında bir iki tanesi.Bunun gibi yüzlercesi geçmiş bu hayatlarda.Bir zeytin ağacı dikmek gibidir düşünce fikir ve buluş.Yıllandıkça değer kazanır ve değerini asla kaybetmez.Beden ölür, çürür azot olup toprağa karışır. .Bir fikir adamı, bir bilim insanı,düşünceleriyle fikirleriyle asırlarca yaşayabilir.Yüzyıllar öncesinde bedeni yaşamış ama ruhunu fikir ve buluşlarıyla günümüze taşıyan binlerce  insan vardır.’’düşünüyorum o halde varım’’ cümlesinden yola çıkarsak biraz ve kendimizde farklı anlamlar yükleyip yorumladığımızda ,insan düşündükleriyle yön verebildikçe ve seyir değiştirebildikçe var olur.

 

Yine kendimden bir örnek vererek iz konusunu kapatıp ‘’izm’’ile devam etmek isterim.

Benim doğup büyüdüğüm köyde yaklaşık 400 yıllık bir zeytin ağacı var.Büyüklerimin ve babamın anlattıklarına göre ilk dikildiğinde toprağa o fidanı bahş eden insan ,bir zulüm olmazsa doğaya, büyüyüp meyve verdiğinde herkes aşını buradan alsın niyetinde bulunmuş.Ve yıl 2017 olmasına rağmen hala meyvesini hiç aksatmadan verir.Köyümüz yaklaşık 400 hane ve nüfusu yaklaşık üç bin(beş kilometre yakınımızda belediye olduğu için belediye olamamıştır) ve her isteyen aile o zeytin ağacında kışlık zeytinini toplamakta özgürdür ve kimse buna karışmaz ses etmez hatta sevinir.Bu hadise Newtonun yer çekiminin yanında devede kulak kalır fakat ana konusu iz bırakmak ise eşdeğer olduğunu kabul ediyorum.O zeytin ağacı belki daha asırlarca meyvesiyle nice evlerde sofrada bulunacak ve o ağacı yaklaşık 400 yıl önce dikmesine rağmen belki 400 yıl daha yaşayacak gölgesinde.Suret olmazsa da ruh başka bir zihinde yaşayabilir.

 

Fani olmak nasıl bir gerçek ise bizler de geride bir şeyler bırakıp gerçekten hala yaşayabiliriz.Sadece bizleri seven aile bireyleri arasında sınırlı olmaksızın bir öğüt,bir iyi niyet,tevazu,alçak gönüllülük ,iyilik ve iyi anlayışına dayalı herhangi bir şey veya somut bir gerçeklik olan binlerce örnek gösterilebilir.

 

Okuyucuları sıkmamak ve fazla uzatmamak adına ‘’izm’’hakkında sadece birkaç örnek verip kapatmak istiyorum sayfayı.İtalya’da ilk olarak ortaya çıkan Fütürüzm, Nietzche’nin en önemli temsilcisi olduğu Nihilizm.Lenin’in kolektivist politikaları,nice toplumları etkisi altına almış ve hala yaşmakta.

 

AdminAdmin